
Gerçek, Bir'likte. Dönüşüm, kararlı bir güç gerektirir.
”Doğum günün kutlu olsun.”
Ne iyi bir niyettir. Kişinin kendisi dışında birisi için ya da diğerlerinin kendisi için bulunduğu bir niyet… Ve… Hissedilen dokunuşun gücünün, sonsuz oluşunun, etkilerinin çoğu zaman farkında değilizdir.
Çocukluktan itibaren ilerleyen tüm yaş almalarda gelişen tüm algılayışlarımızda bizi derinleştiren bir eylemdir.
İlk doğum gününüzü hatırlıyor musunuz?
Hislerinizde kalan tat nedir ki tüm hayatınız boyunca her benzer durumda o an anılarınızda canlanıyor?
Hayatımızda var olan her şeyin ilişkisini keşfetmek nasıl olurdu?
Her ortaya çıkardığımızda hissettiklerimiz ve hissedeceklerimizi tahmin etmeye çalışsak neyin farkındalığına gelirdik?
Bizim evde doğum günleri kutlanır mıydı hatırlamıyorum. Ancak hatırladığım ilk doğum günü arkadaşlarım ile olandı. Beni yaşadığım evden, dünyadan alıp çıkaran doğamızdan gelen merak ile araştırmaya, analiz etmeye getiren bir durumdu. Kat kat binaların içinde yaşayan insanların hayatlarına yaşıtlarım ile yetişkinlere benzer eylem, eylemsizlik, özellikler ile birlikte giriş yapmıştık. En güzel giysilerimiz içinde, üstümü kirleterek utanmaktan korkmama rağmen az da olsa o gün yediğim yaş pasta hayatımın en iyi pastası idi. En önemli şey de verilen hediyeler karşısında mutlu olan birine tanıklık etmek muhteşemdi.
Hediye almak, hediye vermek.
Ne kadar da kıymetli bir şey ve yüce bir davranıştır. Verdiğiniz ya da aldığınız her ne ise çoğu zaman kendinizden bir parça da eklersiniz. Her seferinde eklediğiniz değişken olmakla birlikte değişmeyen niyetiniz olabilir mi? Belki de yıllarca peşinizi bırakmayan, kafa karışıklığına neden olan bu niyeti değiştirmenin nasıl mümkün olabileceğini bilemeden ölüp gidebilir ya da tam tersini de yapabilirsiniz.
Kendiniz için olmasa bile gelecek nesiller için…
İyi bir hafta sonu dilerim.
Arzu Aykın

Yorum bırakın