”Hayatın bize, ondan beklediğimiz şeyleri vermek gibi bir zorunluluğu yoktur.” – Margaret Mitchell

Gerçek, Bir'likte. Dönüşüm, kararlı bir güç gerektirir.
Süreci yönetmekte başarılı mısınız?
Nasıl bilebilirsiniz?
Dünyaya adım attığımızda temel ihtiyaçlarımızı düşünmemiz gerekmiyor. Bunu, bizim için birileri yapıyor. Yaşımız ilerledikçe, ”Ben de varım.” dedikçe gelişen egomuz kendi yapabileceklerini keşfederken güçlenir ve ”Ben” gelişmeye başlar. Arzuları, hayalleri sınırlarını aşma isteği, aldığı tatları daha da alma isteği ve… Devam eder. Bu gelişme sürecimizdir.
Hayat bize zıtlıklarla öğretir.
Çevremizden örnekler alırız. Etkiyle deneriz. İzlenim edinir, bir yargıya varırız. Belki de yargıyı, güçlendiricilerle farkında ya da değil bir eğilim içindeyizdir.
Her bir arzu ile bu süreci en baştan tekrar tekrar yaşarız. Ta ki doğru soruyu sorana kadar bilinçsizce deneriz. Belki de çoğu zaman ıstırap hissederiz. Zorlanır, yorulur, beklenti ile her şeyi yapmaya razı gelme sözü vererek her kapıyı çalarız.
Gerçekten her şeyi yapmaya razı gelir miyiz?
…
Ne keşfettiniz?
Herhangi bir arzunuzla ulaşmak istediğinize yönelik süreci yönetmekte ne kadar başarılısınız? Neyin eksikliği ile ne yapıyorsunuz? Ya da tam tersi… Neden?
Yaşadığınız sonuçları değerleriniz, hayat amacınız ve yaşamınızın diğer alanları ile nasıl ilişkilendiriyorsunuz?
Tüm yaşamımız boyunca bize bunu bir yerde öğretmiyorlar. Hayat bize öğretiyor.
Mevcut araçlarınızı, niteliklerinizi, öğrendiklerinizi nasıl kullanıyorsunuz?
Sürdürülebilir bir başarı için süreci yönetmek ile yani, her gün kendini yenilemek ve size özel niteliklerinizi keşfederken doğru kullanmak bir üst bilinç ile mümkündür.
Arzu Aykın

Yorum bırakın