”Her şeyi olduğu gibi değil, olduğumuz gibi görürüz.” – Anais Nin

Gerçek, Bir'likte. Dönüşüm, kararlı bir güç gerektirir.
Hem fark ettiğimiz hem de fark etmediğimiz değişim hiç durmadan devam ederken bizler geride kalıyoruz. Buraya bir bakış ile diyeceğim ki sürdürülebilir eylemlere sahip olamadığımız gerçeği bir çoğumuz için bahaneler kurtarıcı gibidir. Oysa ki arkasındaki gerçek düşünüldüğünde çok başka şeyler olduğu görülecektir.
Zor olanı seçen bir avuç insan vardır. Tüm yaşamınıza bakın; karşılaştığınız zorluklar diye gördüğünüz ve sonrasındaki ilerlediğiniz ya da tam tersi, eylemlerinize, düşünce, inançlarınıza bakın. Sonra da içsel dünyanızdaki duygularınıza, hislerinize bakın. Tam o an, orada gördüklerinizi çok zaman önce görmezden geldiğinize tanıklık edebilirsiniz ya da hâlâ direnç gösterebilirsiniz.
Kolay yolu seçmek çoğu zaman çoğu kişinin tercihleri arasındadır. Bu ne iyidir ne de kötüdür. Zor ve kolay diye tanımladıklarınız nerede, nasıl, hangi niyet ile kullandığınız önemlidir.
Değişim kaçınılmazdır. Devam ederken bir başkası sizi değiştiremez. Doğa yasalarına göre alınan etkilere nasıl yanıt verdiğiniz önemlidir. Tüm olan ile aradaki ilişkiyi kurabilmek yaşama bakışınızı, algınızı değiştirecektir.
Bizler tetiklenmeden hareket etmiyoruz. Hissi varlıklar olmamıza rağmen madde dünyasında her geçen gün daha da yükselen egoist doğamız bizleri tekrar eden hatalar ile yüzleştiriyor.
İşte burada kişinin kendine soracağı bir kaç soru olsa özellikle de niyetini ortaya çıkaracak sorulardan olsa belki de yaşamında bugüne kadar kaçındığı korkuları ile de yüzleşmek için bir fırsat olabilir mi?
Sizce kalbinizin derinliklerinden gelen arzularınızı ortaya çıkarmak ve korkusuzca ilerlemek nasıl olurdu?
Hayatı keşfetmek için yaşamınız çok değerli. Ancak hayat, değeri fark edenler için değerlidir.
Hayat sizden ne istiyor?
Tam olarak sizin eksikliğiniz nedir ki şu an siz ne yapıyorsunuz?
Barış sizinle olsun.
Arzu Aykın

Yorum bırakın