”Ancak çok yüce bir adam iyi bir dinleyici olabilir.” – Calvin Coolidge

Gerçek, Bir'likte. Dönüşüm, kararlı bir güç gerektirir.
Kaç kişi yaşamında bulunduğu yerden geriye doğru bakabilir? Gerçekten doğru bir eyleme gelmek için kaç kişidir geriye bakan?
Çoğunlukla geçmişe bakışımız başka bir nedenledir. Geçmişteki deneyimlerini geleceğe iyilikle kaç kişi taşıyabiliyor ya da bunun için çaba harcayabiliyor?
Umalım ki içimizden yükselen sesleri duyalım ve tüm nesiller için iyilikle bugünden yeni bir bakışla inşa etmeye başlayabilelim.
Yaşadığımız dünya bizleri zorluyor derken gerçekten spesifik bir çalışmaya ihtiyaç duyuyor olmalıyız ki büyük bir arayış içinde olan insanlar var. Dalga dalga hissedilen bir arayış…
Büyüyen egoistlik arzuların peşinden giden, ancak yorulanların çoğunluk olduğu bir dünyadayız. Yeni keşfedilen bir şey yok. Kısır bir döngünün içinde çıkış bir türlü keşfedilemiyor gibi…
Ve…
Dolayısıyla her geçen gün daha da yalnızlaşıyoruz. Bunun bir çok nedenleri sayılabilir. Ancak konumuz bu değil.
Sizi yalnızlaşmaya iten nedir ve siz yapıyorsunuz? Sonrasında ne yapıyorsunuz?
Dışarıda olan bir çok şey var ve hissetmiyoruz. Neden? Sadece kendimiz ile ilgili olan şeyleri hissediyoruz.
Günlük konuşmalarınıza bir bakın. ”Ben… ”ya da ”Bence… ” diye devam eden ifade edişlerinize bakın. Keskinliğinize, kendinden emin oluşlarınıza ve sizi daha da yalnızlığa getiren düşünce, inançlarınıza…
İşte tam bu! Bir başkasının iyiliğini düşündüğünüzü iddia ederek yaptınız tüm eylemlerinizle diğerlerini dinlemediğinizi, ortak bir anlayışa gelmeden kendinize göre eylemlerde bulunduğunuz tüm o anları tek tek keşfetmek için harika bir zamandayız.
Kendini uyutmaktan vazgeçmek için bir fırsatın var!
Çoğunluğun hissettiği yalnızlık beraberinde mutsuzluğu da getirdiğini hep birlikte deneyimliyor olabilir miyiz? Bir araya gelişlerdeki konuşmalara bir an için odaklansak benzer ifadeleri dinliyor, duyuyor muyuz?
Peki, sonrasında iyilikle ne yapıyorsunuz?
Arzu Aykın

Yorum bırakın